içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

BİR AVUÇ TOPRAK

Bir Avuç Toprak - Halide Halid - Hayrendiş

          Hz. Âdem’in topraktan yaratıldığını düşünürsek insanın mayasının toprak olduğunu hiç kimse inkâr edemez. En nihayet akıbeti de topraktır. İnsanın kaynağının toprak olduğu bilim adamlarınca yapılan araştırmalar sonucundan da ortaya çıkmıştır. Örneğin toprakta bulunan elementlerin( minerallerin) insanda da birebir olduğu ispat edilmiştir.

        Dünyada yaşamın kaynağı olan dört ana unsur (Enasır-ı Erbaa) bulunmaktadır. Bunlar toprak, su, hava ve ateştir.(Güneş) Bunlardan birisi olan toprak insanın ve diğer canlıların temel taşlarını ve hammaddesini oluşturur.

        Tarihler boyunca insan özellikle yerleşik hayata geçtikten sonra daha da artarak toprağa bağlanmıştır. Onunla her daim yedi yirmi dört haşır neşir olarak gönlünde, beyninde toprak sevgisi kökleşmiştir. Dünyada kaliteli bir hayatın özlemi çerçevesinin toprağa hâkimiyetten geçtiğini idrak etmiştir. Bu anlayış onda toprağı (mekân) coğrafyadan vatana çevirmiştir. Gerekirse onun bir karışı için seve seve canı vermiştir asırlar boyunca.

           Bu toprak sevgisi edebiyata, sanata kültüre yansımıştır. Örneğin Âşık Veysel’in “Benim sadık yârim kara topraktır” şiiri buna en güzel örnektir. “Dünyanın Yedi Harikası” da gözden geçirilince bunlarında orijininde mekâna sevginin damgasının sanata yansıması olduğu görülür.

         Eski efsaneleşmiş eserlerde söyle bir hikâye anlatılır. Hz. Âdem yeryüzüne indiğinde ilk başlangıçta yalnızdı. Hz Havva ile buluşup yeryüzünde bir yuva kurarlar. Ezeli ve ebedi düşmanı Şeytan’da onları takip ederek insan kılığında yeryüzüne iner. Hz. Âdem’e komşu olur. Aralarında anlaşarak bomboş olan yeryüzünü paylaşırlar. Derler ki, “Şu ırmaktan ötesi senin bu tarafı benim olsun. Şu görünen arazinin içinden de çizgi çizelim yarısı yarıya bölelim”. Şeytan bu ya! Durur mu hiç. Sürekli sınır ihlali yapar. Çizdikleri çizgiyi sınırı sürekli Hz. Âdem’e taraf geçerek ihlal eder. En nihayetinde bir gün kavgaya tutuşurlar, İlahi hikmet bu ya! Şeytan Hz. Âdem’i tuttuğu gibi çizdikleri sınırın çukuruna sırtüstü düşürüp, üstüne biner. Hz. Âdem’in boğazını var gücüyle sıkar, nerdeyse Âdem peygamber ölüm haline gelir. Nefesi gider, yüzü sararır, ayaklarının bağı çözülüp ve de kalbi duracak hale gelir. Buna rağmen halan son gücüyle Şeytan’ın altında ayağıyla Şeytanın ihlal ettiği sınırı Şeytan’ın bölgesindeki çizgiden Şeytan’ın tarafına itmeye çalışır. Bir avuç toprak elde etmek için.

        Yavuz Sultan Selim’e isnat edilen bir söz vardır. “ Bu dünya iki sultana az bir sultana ise çoktur.” Ne yazık ki o koca sultan yarım asır bile yaşamadan kırk dokuz yaşında rahmetli olmuştur. Tolstoy’un “İnsana Ne Kadar Toprak Lazım” isimli kitabında çok insandaki aşırı toprak sevgisinin sonunun bir karış toprak olduğu çok güzel anlatılır.

             Şurası bir gerçektir ki bir yeri bırakıp bir yerdeki toprağa gideceğiz, onunla haşır neşir olacağız. Hani kamyon arkalarına yazılır ya! “Son durak kara toprak”. Elbette insan da toprak(mekân) sevgisinin olması normal ama diğer canlılara yaşam hakkı vermeden toprağa taparcasına (gerçi toprağa da put yapıp tapanlarda çok ) toprak sevgisi olması hiçbir inanç sistemi ve kültürde hoş karşılanmadığı gibi kişiye de bir fayda vermez. Bir avuç toprak için neler yapmayız neler?

Tarık TORUN

Bu yazı 2129 defa okunmuştur.
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Leyla Köklü / 28-02-2025 16:22

Çok güzel.

FACEBOOK YORUM
Yorum