-
Mehmet Zeki ÖZER
Tarih: 06-03-2025 22:07:00
Güncelleme: 06-03-2025 22:07:00
Bugün Ramazan ayının yedinci gününe nail olduk.
Müslüman olarak bu mübarek ayın rahmetine girerken mutluluk ve sevinç yaşıyoruz. Bir taraftan büyük bir hüzün içerisindeyiz.
İslam toprakları işgal altında, Gazze’de Müslüman kardeşlerimiz zulüm görüyor, ümmet ise sessiz.
İslam'ın iki yüzü vardır: Biri rahmet, diğeri cehd.
Rahmet yüzünü herkes anlatıyor, hutbelerde, vaazlarda sürekli bu yönü vurgulanıyor.
Peki ya cehd? O neden konuşulmuyor?
Cehd, sadece savaş meydanlarında kılıç sallamak değildir. Kalemle, ilimle, ekonomiyle, boykotla, tebliğle de cihat edilir. Eğer Müslümanlar, cehdin tüm yönlerini bilseydi, bugün İsrail ve ABD bu kadar rahat bir şekilde ümmete meydan okuyamazdı.
Cehd, hakkı anlatmak ve zulme karşı durmaktır.
Elimizle, dilimizle ve en zayıf haldeysek kalbimizle buğz etmek, Peygamber Efendimiz'in bize emrettiği bir görevdir.
Bugün İslam dünyasında ne el ile mücadele var, ne dille, ne de kalben bir buğz… Müslümanlar, televizyon ekranlarında, iftar sofralarında, düğünlerinde boykot edilmesi gereken ürünleri tüketerek bizzat bu zulmü besliyorlar.
Gerçek Müslüman olsaydık, zalimlerin ekonomisini desteklemez, onların sistemlerine mahkûm olmazdık.
Gerçek Müslüman olsaydık, çocuklarımıza cehd şuurunu verir, neslimizi İslam’ın sadece bir yüzüyle değil, tüm hakikatiyle tanıştırırdık.
Kur'an-ı Kerim’de Rabbimiz defalarca bizi uyardı:
-Kâfirleri dost edinmeyin. Onlar sizin dostunuz değil, birbirlerinin dostlarıdır.
Biz, bugün onların yaşam tarzlarını benimsemekte, onların kültürüne ayak uydurmakta hiçbir sakınca görmüyoruz.
Ramazan, sadece oruç tutup iftar açmak değildir.
Ramazan, yeniden dirilişin, yeniden silkinişin, yeniden hakka sarılmanın vaktidir.
Biz, bu ayda kendimize dönmezsek, zulme karşı birlik olmazsak, gafletten uyanmazsak, bu esaretin sorumluluğu tamamen üzerimizde olacaktır.
Allah bizi hakikate yöneltsin, İslam’ı tam anlamıyla yaşayanlardan eylesin.
Cumanız mübarek olsun.